ULUSLARARASI HUKUK KURULTAYI
Tarih: 16.01.2012 | Okunma Sayısı: 5123

Baro Yönetim Kurulu Üyemiz Av.Ümit YÜKSEL,  Ankara Barosunca düzenlenen Uluslararası Hukuk Kurultayında " Barolar ve sosyal Sorumluluk Projeleri"  konulu açık oturuma katıldı. 
 
                             Baro Başkanımız Av.Murat ŞİRVANLI, Genel sekreterimiz Av.Cavit DURSUN, Saymanımız Av.Oğuz ERİNÇ'in de hazır bulunduğu kurultaydaki açık oturumda,  Yönetim Kurulu Üyemiz Av.Ümit YÜKSEL, Barolar ve Sosyal Sorumluluk Projeleri konulu açık oturuma katılarak baroların bu yöndeki çalışmalarının artması gerektiğini belirterek, Kayseri Barosunca gerçekleştirilen  çalışmalar hakkında bilgiler verdi. 

 Yönetim kurulu üyemiz Av.Ümit YÜKSEL'in konuşma metni; 

                              Değerli katılımcılar…

Yargının kurucu unsuru olan savunmayı temsil eden avukatların bağlı bulunduğu barolar, kamu kurumu niteliği taşıyan meslek örgütleridir. Baroların öncelikli görevi hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumaktır. Hukukun toplum adına korunması, hak arama özgürlüğünün sağlanması hususunda topluma karşı sorumlulukların yerine getirilmesi ve en önemlisi hukuk bilincinin gelişmesi için baroların varlığına ihtiyaç vardır.                                                                                                                                                                                                       
Barolar üstlendikleri bu görevlerini yerine getirirken güvenilir olmalı, sorunlar için çözüm önerileri sunabilmeli ve gerektiği zaman ilgililere ve siyasi otoritelere seslerini duyurabilmek için eylemler yapabilmelidirler.
   Barolar hak arama ve hukuk bilincinin oluşturulması ve geliştirilmesi yani bir anlamda hukuk okur yazarlığının sağlanması için toplumun her kesimini içine alan çalışmalar yapmalıdır. Bu çalışmaları yaparken diğer meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları, kamu kurumları, akademisyenler, bilim adamları, sanatçılar ile birlikte hareket etmeli ve çalışmaların kitlelere ulaşabilmesi için her türlü iletişim araçlarından yararlanabilmelidirler.
   Günümüzde artık Barolar, sadece meslek örgütleri olarak çalışmanın dışında sosyal sorumluluk projelerinde yer almakta hatta bu projelerin kurucu unsuru olmaktadırlar. Toplumun tüm kesimlerinin temel hak ve hürriyet taleplerine, demokratik rejimin yasaları çerçevesinde cevap vermek asli görevleridir.
   Sosyal sorumluluk tüm bireylerin ve örgütlerin yaşadıkları toplumun yaşam kalitesini arttırmak ve iyileştirmek, toplumsal sorunlara sürekli olarak çözüm bulabilmek üzere çevresel, kültürel, hukuksal ve sosyal gelişmeye destek verme sorumluluğudur.

Baroların sosyal sorumluluk saha ve çalışmalarını ikiye ayırarak incelemekte fayda vardır. Genel olarak hukukun kendisi ve bizzat uygulanması, halkın adalet duygularının sağlanması adına, başlı başına bir sosyal  sorumluluktur. Bu bağlamda Adli Yardım müessesesi ve zorunlu CMK müdafiliği yoluyla hukuki yardıma ihtiyaç duyan ancak öncelikle ekonomik sebeplerle savunma hakkını kullanamayan kişilere 1136 sayılı avukatlık kanununda düzenlenen avukatlık hizmeti  ücretsiz olarak  Barolar eliyle  sağlanmaktadır.  Adli Yardım hak arama özgürlüğünün güvencesidir ve hak arama özgürlüğünde eşitliğin sağlanmasına olanak tanır.

Kayseri barosu Adli Yardım bürosu, sorumlu baro  yönetim kurulu üyesi avukat meslektaşımız, gönüllü avukatlar ve stajyer avukatlardan kurulmuş olan bir komisyon ve yeterli sayıda personel ile son derece özverili bir şekilde Kayseri merkez ve ilçelerinde yaşayan vatandaşların adli yardım taleplerini değerlendirmekte ve yardıma ihtiyaç duyanlara ve yasal şartlara haiz olanlara bu hizmeti aksatmadan vermektedir.

 Kanunen avukatlık ücretini ve yargılama giderlerini karşılama olanağı bulunmayan herkese açık olmasına rağmen, uygulamada baromuz adli yardım birimine genel olarak   hukuki yardıma ihtiyaç duyan ve ekonomik şartları uygun olmayan kadınların başvurduğunu görüyoruz. Talep sahiplerinin pek çoğu da maalesef şiddet mağduru kadınlar olmaktadır. Bu durumda olan başvuru sahiplerinin talepleri ivedilikle incelenmekte ve süreç olabildiğince hızlandırılarak şiddet mağduru kadınlarımızın ve varsa beraberlerindeki çocuklarının işlemleri avukat yardımı ile takip edilmektedir.

Kayseri Barosu da bu alandaki ihtiyacın farkındadır ve Baro Kadın Hakları Komisyonunca Kadın Danışma Merkezinin kurulması için çalışmalar devam etmektedir.
 
Her ne kadar yasal olarak düzenlenmiş olsa da tüm bu çalışmaların sosyal sorumluluklar gereği gerçekleştirildiği açıktır. Bunun dışında bu günkü konumuz olan, sosyal sorumluluk proje ve uygulamaları ise, baronun bulunduğu bölgenin ve insanların ihtiyaçları, sosyo-ekonomik durumları, eğitim ve kültür seviyeleri ile yakından ve doğrudan ilgilidir. Zira asıl sosyal sorumluluk, gönüllü çalışma  esasına dayanır. Barolar, bulundukları konum ve sui generis  durumları nedeniyle, zaten kurulu oldukları ilin en önemli kurumlarından bir tanesidir. Barolar, hem Yargı erkinin savunma kurumunu temsil etmekle yargısal, hem kanun gereği  kamu hizmeti yerine getiren kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu niteliğinde olmakla kamusal, hem de bağımsız, serbest ve özerk yapıları nedeniyle bulundukları ilde sivil toplumun lider temsilcisi olmakla sivil bir kurumdur.  Barolar bu anlamda, yargısal, kamusal ve sivil toplum özellikleri bulunan, Türkiye’de bir eşi, benzeri ve örneği olmayan, tamamen kendine has ve özgü yapısı bulunan bir organizasyondur. Baroların bulundukları şehirlerin ve o şehrin insanlarının sorunlarının çözümüne ilişkin olarak doğrudan sorumlulukları vardır.

Baroların vatandaşları hukuki hakları konusunda bilinçlendirmek, hukuken aydınlatmak, hukuki ve adli konularda yardımda bulunmak yanında, özellikle kadınlar, çocuklar, engelliler, çevre, kültür, sanat  vb. sosyal konularda daha aktif olarak yer almaları, bu konularda sorumluluk üstlenip, projeler geliştirmeleri gerekmektedir. Türkiye’de özellikle gönüllü sosyal sorumluluk projelerinde İstanbul, Ankara ve İzmir Baroları başı çekmekte olup, Anadolu Baroları içerisinde sosyal sorumluluk proje, faaliyet ve uygulamaları 2000’li yıllardan beridir uygulanılmaya başlanılmıştır. 2001 yılı öncesi, tek gelirleri üyelerinin çoğu kez ödenmeyen aidatları olan Anadolu barolarının, bu çeşit sosyal sorumluluk projelerini uygulamaları zaten maddi açıdan imkansızken, 2001 yılında Avukatlık Kanununda yapılan devrim niteliğindeki değişikler sonrası Anadolu Barolarının maddi imkanları olabildiğince genişleyince, ilk kez sosyal sorumluluk projeleri uygulanmaya başlanılmıştır.

Bu bağlamda 2001 yılı öncesi de sosyal sorumlulukların farkında olan, ancak maddi imkansızlıklar nedeniyle bu görevlerini yerine getiremeyen Kayseri Barosu, kanun değişikleri sonrası , değişen yönetim anlayışı ve farklı bir vizyonla bu konuda takdire şayan çalışmalar yapmıştır.Bunların bir kısmından burada sizlere de bahsetmek istiyorum;  

Duyma ve konuşma engelli vatandaşlarımızın, özellikle adliyede savunma haklarını kullanmakta karşılaştıkları zorluklara,  çözüm bulmak amacıyla, Melikgazi Halk Eğitim Müdürlüğü, Kayseri Bedensel Engelliler Derneği ve Kayseri İl Milli Eğitim Müdürlüğü katkılarıyla ve Kayseri Barosunun öncülüğünde, Kayseri Barosu Eğitim Merkezinde, sertifikalı kurs ve eğitim programı düzenlenmiş, farklı kurumlardan, birimlerden ve Kayseri Halkından isteyen gönüllülere 2 ay süreyle eğitim programı düzenlenmiştir. Bu eğitim programına katılarak sertifika alan gönüllülerimiz,şu an için gerektiği zaman duyma ve işitme engelli vatandaşlarımız için tercümanlık yapmaktadırlar.

Az önce Adli yardım bürosu eliyle özellikle şiddet mağduru olan ve avukat yardımına ihtiyacı olan kadınlarımızın hukuki yardım taleplerinin adli yardım bürosu tarafından karşılandığını belirtmiştim. Ancak biliyoruz ki hukuki yardım bu kadın ve çocuklarımızın tek sorunu değil. Çoğu can güvenliği olmadığı için tekrar evine dönememekte bu sebeple başta güvenli bir yaşama alanı olmak üzere pek çok sosyal ihtiyaçları bulunmaktadır. Bu  gün itibari ile ilimizde yasal anlamda belediyeler tarafından kurulmuş bir sığınma evi bulunmamaktadır. Bu eksikliğin bir an önce giderilebilmesi ve ihtiyacın karşılanması için büyükşehir ve ilçe belediyeleri ile görüşmeler devam etmektedir. Şu an için şiddet mağduru kadınlarımızın sığınma ihtiyaçları Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu bünyesinde kurulu bulunan ve ancak sınırlı sayıda kadın ve çocuğumuza hizmet verebilen küçük bir merkezde sağlanmaktadır. Baromuzca sığınma evinde kalan kadın ve çocuklarımızın ihtiyaçları tespiti için çalışmalar yapılmıştır. Öncelikle bu kadınlarımızın içlerinde bulundukları şartlar gereği hukuki soru ve sorunlarına cevap vermek üzere baro kadın hakları komisyonu ve çocuk hakları komisyonlarında gönüllü olarak çalışan avukatlarımızla sığınma evi düzenli aralıklarla ziyaret edilmektedir. Bu kadınlarımızın bilgiye ulaşmadaki zorlukları giderilmeye çalışılmaktadır. Yine bu ziyaretler sırasında sığınma evinde anneleri ile birlikte kalan ve yaşları itibarı ile kreş ve anasınıfına gidebilecek durumda olan çocukların  var olduğu görülmüştür. Bu çocuklarımızın hem eğitim almaları hem de sosyal hayatla bağlantılarının sağlanması için ilimizde faaliyet gösteren büyük bir firmanın bünyesinde yer alan  kreşinden faydalanmaları için gerekli çalışmalara başlanmıştır. Yine bu kurumda kalan ve ekonomik güçlük içerisinde bulunan kadın ve çocuklarımızın kurumca karşılamayan kişisel ihtiyaçları için dönemsel olarak tekrarlanan “bir el de sen uzat ”adı altında  yardım kampanyaları başlatılmıştır

Benzer bir çalışma da Kayseri Ceza ve Tutukevinde kalan kadınlar ve beraberlerindeki çocuklar için başlatılmıştır. Bu çerçevede baromuz kadın hakları ve çocuk hakları komisyonu üyeleri ile çocuk suçları savcısından  oluşturulan bir heyet ile cezaevinde incelemeler yapılmış ve tespit edilen hususlar konusunda bir rapor hazırlanmıştır. Buna göre fiziki şartları itibarıyla son derece olumsuz koşullara sahip olan cezaevine anneleri ile kalan çocuklar için oyun ve hobi alanı oluşturulması planlanmış ve bu konuda girişimlerde bulunulmuştur.

Yine baromuz önderliğinde ve Kayseri Atatürkçü Düşünce Derneği, Rotary Kulüp,Türk Kadınlar Birliği,Türk Anneler Derneği ,Muhtaç Çocuklara Yardım Derneği , Kayseri Büyükşehir Belediyesi katılımları ile “Cansuyu Çocuk Platformu” adı altında bir oluşum gerçekleştirilmiştir.Bu platformun en önemli faaliyetlerinden birisi de Kayseri kapalı cezaevi içinde bulunan çocuk koğuşu ziyaret edilmiş ,çocukların içinde bulunduğu şartların son derece kötü olduğu tespit edilmiştir.Ranza üzerlerinde yatakların dahi olmadığı çocuk koğuşunun öncelikle yenilenmesi ve tefriş edilmesi sağlanmıştır.Ancak çocukların tutuklu ve hükümlü yetişkinlerle yakınlık içerisinde olmasının yaratabileceği sakıncalar bu konuda daha kapsamlı bir çalışma gerçekleştirme ihtiyacını doğurmuş ve bunun üzerine Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı ile temasa geçilerek Kayseri İncesu ilçesinde bulunan cezaevinin çocuk tutukevine dönüştürülmesi sağlanmıştır.

Son olarak Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu,Emniyet Müdürlüğü,İl Milli Eğitim Müdürlüğü,İl Sağlık Müdürlüğü,İl Müftülüğü,Türk Kadınlar Birliği ve Baromuzun ortak çalışması ile ilimizde aile içi şiddetin nedenlerinin tespiti ve önlenmesi için bir proje oluşturulması çalışmalarına başlanmıştır

Baromuz eğitim alanında da sosyal sorumluluk projelerinin içinde olmaya gayret etmektedir. Günümüzde her bir bireyi ve aileyi ilgilendiren internet ve bilgisayar kullanımındaki sorunlar ve sıkıntılar nedeniyle Kayseri halkını, bireyleri ve aileleri eğitmek için “ İnternet ve Bilgisayar kullanımının çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri ve alınacak önlemler ” konulu eğitim programı düzenlenmiştir. Hazırlanan eğitim programı Kayseri halkına açık olarak düzenlenmiş olup, günler öncesinden de İl Milli Eğitim Müdürlüğü kanalıyla ve basın aracılığıyla tüm okullara ve ailelere duyurulmuştur. Baronun öncülüğünde gerçekleştirilen eğitim programı Erciyes Üniversitesi , Emniyet Müdürlüğü  ve Cumhuriyet Başsavcılığı   makamlarıyla birlikte hazırlanmış ve gerçekleştirilmiştir.

Yine baromuzu gelecek nesillere bırakılacak en büyük mirasın temiz ve doğal bir çevre olduğunun bilinci ile Erciyes Dağı eteklerinde ağaçlandırma projesine imza atmış ve her yıl düzenli olarak İl Tarım Müdürlüğü ve Kayema Vakfı ile birlikte binlerce fidanın dikilmesini sağlamıştır.

Değerli katılımcılar,

İnsanoğlu var olduğu günden itibaren hep geleceğini planlamıştır. Kamu kurumları, sivil toplum örgütleri ile birlikte yürütülen tüm bu sosyal sorumluluk projelerinin asıl amacı aslında huzurlu ve yaşanabilir bir ülkenin yaratılmasının .İlk çağ filozoflarından Platon  toplumsal yaşam  içinde kişilerin ya da grupların mutluluğunun yeterli olmadığını,tüm toplum yaşamının huzura ve mutluluğa kavuşmasının bireylerin mutluluğu için gerekli olduğunu dile getirir. Zira mutlu insan ancak mutlu toplumda var olabilir.

Hukukun üstünlüğüne, insan haklarına eşitliğe inanmış olmanın yanı sıra adalete erişimin teminatı olan baroların  asıl görevlerinin halka hizmet olduğunun bilinciyle, bulundukları şehrin insanlarının sorunlarını çözmeye yönelik  her türlü sosyal sorumluluk projesinin lideri olmaya hazır olduklarına olan inancımla konuşmamı burada sona erdiriyor ve bu projede emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum…

                                                             Av.Ümit Yüksel

                                                             Kayseri Barosu
 
 
 
 
  
  
 

ETKİNLİK TAKVİMİ

22.12.2024
AV. MURAT TOLGA ÖZSOY
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.