TÜRKİYE BAROLARI III. HAYVAN HAKLARI KURULTAYI

             Türkiye Baroları Hayvan Hakları Kurultaylarının üçüncüsü geçtiğimiz hafta sonu Eskişehir Barosu Hayvan Hakları Komisyonu ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Hayvanların yaşam hakkını güvenceye almaktan çok onları yok etmek üzerine planlanmış uygulamalara karşı mücadelede, ülke çapında tüm hukukçulara ulaşmayı ve adli sahada, etkin bir müdahale çalışması başlatmayı amaçlayan kurultayda icrai nitelikteki kararlara imza atılması bizleri çok mutlu etti, umutlandırdı. Kurultaya 15 barodan çalışma arkadaşlarımız Kayseri Barosunu temsilen Kayseri Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Av.Funda Yapışlar iştirak etti. Mazeretleri neden ile gelemeyen barolardan da alınacak kararlara destek beyanları geldi. Özellikle kurultaylara ilk kez Eskişehir'de katılım gösteren Sakarya, Ordu Uşak ve Denizli Baroları mensubu genç meslektaşlarımızın kararlılığı ve desteği bu oluşumun hayvan hakları lehine çoğalarak devam edeceğine dair inancımızı kuvvetlendirdi. 

           Eskişehir’ de ki 3. Kurultayda da önceki kurultayların birikim ve deneyimlerinden yola çıkılarak, benzer bir anlayışla güncel konulara ilişkin sorunların tartışılmasıyla beraber; bizlere icrai hareket imkanı getirecek çözüm önerilerinin ortaya konması ve tüm üyeler ile birlikte fiili olarak henüz katılım gösterememiş barolarımızda faaliyet gösteren hayvan korumacı hukukçulara yardımcı olacak adımların kuvvetlendirilmesi amaçlandı. Bu kurultayda Eskişehir Barosu , hayvan hakları koruyucusu hukukçuların anayasası niteliğinde önemi bulunan 5199 Sayılı yasa üzerinde yapılması planlanan değişikliklerin ve gelinen son durumun fotoğrafını çekmek, hem de ileriye dönük olarak neler yapabileceğimizi görerek stratejik bir değerlendirme ortamını oluşturmayı hedefledi. 

         T.B.M.M Çevre Komisyonu Başkanlığına sunulan 08.05.2014 tarihli alt komisyon çalışma raporu katılımcılar tarafından değerlendirmeye alındığında, rapor içeriğine göre araya sıkıştırılmış birkaç iyileştirme dışında hayvan haklarının korunması anlamında temel sıkıntıların çözüme bağlanmadığı ve hatta mevcut yasada sağlanan hakları bile gerilettiği görüldü. Alt komisyonda gerçekleştirilen 24.04.2014 tarihli toplantı sonrasında kamuoyunda estirilen iyimser rüzgarın aksine temkinli olunması gerekliliğini sürekli tekrarlayan birliğimizin endişelerinin ne denli yerinde olduğu bu rapor ile ortaya çıktı. 

           Baş döndüren bir hızla değişen ülke gündemimizde yerini hiç değiştirmeden koruyan hayvan hakları ihlalleri, tüm hayvanseverler gibi biz hukukçular içinde çözüm bekleyen büyük bir sorun ve üzüntü kaynağıdır. Hem fikir olduğumuz şekilde hak mücadelelerinde görülen en büyük tehlike, yaşanan haksızlıkların TOPLUMCA KANIKSANMASI OLAĞANLAŞMASI VE ARTIK TEPKİ DUYULMAMAYA BAŞLANMASIDIR. Yaşadığımız günlerde ülke gündemimiz içerisinde ortaya çıkan sosyal karmaşada, insanlarımızın yaşadıkları travmalar ve acılar nedeniyle hepimizin yükü daha da artmıştır. Çünkü insanlarımızın muhatap oldukları şiddet, acımasızlık ve hak ihlalleri karşısında hayvanların karşı karşıya oldukları tehditlerin önemsenmemesi ve geri planda tutulması tehlikesi ortaya çıkmıştır. Hatta kamu otoritesinin bu travmalardan faydalanarak, gerçek anlamda hak koruyucu niteliği olmak bir yana, eldekileri alıp götüren düzenlemelerle hayvan hakları ihlallerinin önünü açtığı bir ortamla karşı karşıya kalınmıştır. 

              Bu son rapora göre tüm talep ve çalışmalara rağmen klasik devlet refleksi ile, devletin ve hakim endüstrilerin çıkarları doğrultusunda hareket edildiği, biz hayvan hakları savunucularının çok önemsediği mevcut yasadaki 6. maddenin hayvanlar aleyhine değiştirildiği, Türkiye Baroları Hayvan Hakları Kurullarının (Ankara Çalıştayında hazırlanan raporunda ve alt komisyon toplantılarında ) kesin bir dille reddettiği hayvan deneylerinin yasa tasarısında korunduğu, hayvanat bahçelerinin kapatılması bir yana tüzel kişilerce de açılabilmesinin yolunun açıldığı, hayvan sahiplenmeyi zorlaştıran bir yapının tesis edildiği, bir sonraki aşamada çocuk ve kadın tecavüzleri ve şiddete gidiş gösteren hayvana tecavüz fillerine ve işkenceye alt sınırlar dahilinde cezaların talep edildiği, hapis tazyiki gerektiren bir kısım ihlallerin yine para cezası ile geçiştirildiği açıkça görülmektedir

             Bilindiği üzere 2004 yılından bu yana kamu erkinin hayvan aleyhindeki tavır, tutum ve fiillerinin arttığı açıktır. Herkes tarafından görülen bu gerçeklikte bizlerin, devlete ait barınaklarda, koşulların çok daha iyi olacağı, hayvanlara iyi bir ortam sağlanarak hayvanların yaşatılacağı söylemlerine inanmamız gerçekçi olmayacaktır. Kurultay çalışmalarında da, doğal yaşam parkı kavramının yasa metninden çıkarılmasına rağmen, pratikte “ölüm kampı” olacak bu alanların başta Kocaeli, Kayseri ve İstanbul olmak üzere illerimizde fiiliyata döküldüğü ve daha kanun çıkmadan oluşturulduğu ortaya konularak, hayvan koruma adıyla hayvan yaşamına zarar vermeye devam eden uygulamalara karşı başlatılacak çalışmaların ilk planlaması yapılmıştır. 

              Elimizdeki yetersiz yasal düzenlemeler ile, çoğunlukla insani karşı duruşlarla koruma altına almaya çalıştığımız hayvanların sesini en başta biz hukukçular duymazsak, hiç kimsenin duymayacağının bilincindeyiz. Çok iyi bilinmelidir ki hayvanların yaşam hakkını güvenceye almaktan çok onları yok etmek üzerine planlanmış bütün düzenleme ve uygulamalara karşı adil bir yasa çalışması olması için yapılacak bütün çalışmalara, "yaşam hakkını gözeten” bütün barolar kararlıdır. 

              Bu bağlamda 24.05.2014 tarihli Kurultay’da hak ihlallerine karşı daha etkin bir hukuki ve sosyal mücadele için katılımcı baroların oybirliği ile alınan kararların özeti aşağıdadır. 

           • Öncelikle TBB bünyesinde bağımsız bir hayvan hakları komisyonu oluşturulması kararı alınarak buna dair ıslak imzalı talep dilekçesi ve çalışma yönergesi oluşturulmuş ve Eskişehir Barosu Başkanı Sayın Av. Rıza ÖZTEKİN kanalı ile TBB yönetimine teslimi sağlanmıştır. TBB. Başkanı Sayın Av. Metin FEYZİOĞLU’ nun aynı duyarlılıkla hareket ederek gereken tavrı göstereceğine inancımız tamdır. 

           • Türkiye Büyük Millet Meclisi Çevre Komisyonu Başkanlığı alt komisyonu tarafından hazırlanan 08.05.2014 Tarihli, 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanununda değişiklik öngören çalışma raporunun, içerik olarak daha önceki çalışmalarımızda raporlanarak sunulan taleplerin tamamen aksi yönde, hayvan haklarını korumaktan uzak ve ihlale açık maddeler içermesi nedeniyle, baroların amaçladığı kanun metninin ruhuna aykırı bu maddelerin kabul edilmeyeceğini karar altına alan ortak bildirge düzenlenmesine karar verilmiştir.

           • Hayvan hakları ihlalleri karşısında hukuksal çözüm arayışında destek olacak şekilde diğer disiplinlerle (tıp, sosyoloji, iletişim vb. ) işbirliğinin sağlanması ve ortak çalışma düzenlenmesi kararlaştırılmıştır. 

             • Ayrıca hayvanlara karşı gerçekleştirilen hak ihlalleri karşısında hızlı ve hukuksal çözüm ve müdahale için Türkiye’de bulunan 7 bölgede faaliyet göstermek üzere Türkiye Baroları Hayvan Hakları kurulları üyeleri tarafından ve arasından seçilen bölgesel bir temsilci mekanizması oluşturulmuştur. 

            • Yasa tasarısı hakkındaki hak ihlali oluşturacak düzenlemelerin yasama tarafından yeniden gözden geçirilmesi ve değerlendirilmesi için son duruma ilişkin çekince ve taleplerin komisyon yetkilileri ve yasama mensupları ile yeni görüşmelerle iletilmesine karar verilmiştir. 

            • Kocaeli başta olmak üzere, pek çok ilde yasa çıkmış gibi uygulamaların sürdürüldüğü tespit edilmekle bu uygulamalara karşı ortak bir tavırla eylem ve yol planı belirlenmiş, başından beri hayvan haklarının lafzı ve ruhuna aykırılık teşkil etmesi nedeniyle kayıtsız şartsız karşı çıktığımız doğal yaşam ve benzeri isimdeki tecrit alanlarının tamamen gündemden kaldırılmasına yönelik çalışmalarımızın, eylemli olarak faaliyete geçirilmesi görüşülüp karara bağlanılmıştır. Bu çalışmaya katılacak barolar ve detaylar daha sonra belirlenecektir